Posts Tagged ‘Documents’
Video: Protests and police violence on the Internet Freedom rally on 18 Jan
In Uncategorized on January 21, 2014 at 11:4240 thousand websites are blocked in Turkey as of today #SansüreDurDe
In Uncategorized on January 15, 2014 at 00:34A civil initiative has been listing blocked sites in Turkey and has just announced it has gone beyond 40 thousand… Pity for Turkey…
Videos: AKP deputies in action. Throwing iPad… flying kick
In Uncategorized on January 11, 2014 at 16:46ipad thrown here:
flying kick here:
These are from today’s parliamentary commission meeting to change HSYK regulation…
18 Ocak’a doğru. Bilgilendirmeler. #SansürüDurdur #internetimeDokunma
In Uncategorized on January 11, 2014 at 16:39p.s. eksik gördüğünüz paylaşımları yorumlara eklerseniz, ana sayfaya eklerim…
Görseller için buraya bakınız: http://erkansaka.net/archives/29005
18 OCAK #SansürüDurdur Yürüyüşü Facebook sayfası.
İnci Sözlük & Uludağ Sözlük destekli Sansürü Durdur sayfası.
Yeni İnternet Yasasını açıklayan güzel bir listeleme.
Alternatif Bilişim Derneği Açıklaması
Korsan Parti Açıklaması
Çevrimiçi güvenlik araçlarıdan seçmeler
Her internet kullanıcısının bilmesi gereken kavramlar
Document: Worldwide Internet, social media and mobile statistics
In Uncategorized on January 11, 2014 at 10:4418 Ocak’a doğru… #internetimedokunma Görselleri [Towards 18 January. Internet Freedom March Images]
In Uncategorized on January 10, 2014 at 18:09
En derli toplu metinlerden biri Korsan Parti’den: İnterneti Kim Daha Çok Sansürleyebilir?
In Uncategorized on January 8, 2014 at 00:00İnterneti Kim Daha Çok Sansürleyebilir?
İnternet Sansürünü kim daha çok azdırabilir yarışması gibi bir durumla karşı karşıyayız:
“İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” 18 Aralık’ta Twitter’dan AKP MV Zeynep Karahan Uslu (@zkarahanuslu) tarafından duyuruldu:https://twitter.com/zkarahanuslu/status/413423658326315008
Uslu ve arkadaşlarının imzasısı olduğu ilk tasarının içeriği şu idi:
Ardından ise başımıza Torba Kanun çıktı ve baktık ki bu sefer de yine AKP MV Necdet Ünüvar (@necdetunuvar) imzalı Torbada yok yoktu. Onlarca kanun aynı kanun değişikliği çatısı altında değiştiriliyordu. Çok çok öenmli kanunların tüm toplumsal hayatı etkileyecek çok önemli maddeleri değiştiriliyordu ve fakat tabii ki bunlarından hepsinden haberdar olabilmemizi ve fikirlerimizi söyleyebilmemizi sağlayan bir numaralı araç olan İnterneti ilgilendiren 5651’i değiştirmeye yönelik maddeler bizim için en önemlileriydi ve bu maddeler Uslu’nun teklifindekindne bile ileri derecede sansürcüydü.
Bu Torba Kanunun tam metni şu:
https://dl.dropboxusercontent.com/u/461823/TORBAYASA.pdf
Bu torba kanunun 5651’i içeren kısmının metni ise şuydu:
https://dl.dropboxusercontent.com/u/461823/5651torbayagirdi.pdf
Değiştirilmek istenen ve zaten yeterince sansürcü olan 2007 tarihli 5651 Sayılı Kanun ise şu an itibarı ile şu şekilde (Kanun yayınlandıktan sonra bir kaç değişikliğe upramadı değil bu arada) : https://dl.dropboxusercontent.com/u/461823/5651.pdf
Peki Bu Değişikliklerle Neler Geliyor – Yani Daha Doğrusu Neler Gidiyor?
-
DNS değiştirmeyi çözüm olmaktan çıkaracak IP tabanlı kısıtlama (daha önce mahkemece engellenmemiş Google servislerinin de ulaşılamamasına neden olan uygulama),
-
Bir sitedeki belirli bölümleri kısıtlamak için URL adresi tabanlı kısıtlamalar (tüm içeriği gözetleme/kaydetme/filtreleme yoluyla çalıştığından internette hız kaybı ve özel hayatın gizliliği hakkının ihlâli. TİB dâhi bunun karşısında olduğunu belirtmiştir.
-
“Hukuka aykırı” içerik Türkiye’deki servis sağlayıcılardaysa doğrudan hizmet kesimi, yurtdışındaysa erişim engeli ile karşı karşıyadır.
-
“Halkın bir kesimini sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet ve bölge ayrımına dayanarak aşağılama” tanımının engelleme nedeni olarak tanınması ilk tasarıda mevcutken ikinci tasarı diyebileceğimiz torba kanun içindeki maddelerde yer almamıştır.
-
Önce içerik sağlayıcıya başvurma şartı yerine doğrudan mahkemeye başvuru hakkı,
-
Mahkemelere 24 saat içerisinde karar alma zorunluluğu,
-
Yer sağlayıcıların içerik kaldırılmasıyla ilgili olarak “teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde” yükümlü olmaları ifadesinin kaldırılmasıyla, yayımdan kaldırma yükümlülüğünün mutlak hâle gelmesi,
-
Yer sağlayıcıların trafik bilgilerini (IP kayıtları) saklaması için öngörülen 6 ay-2 yıl aralığının alt limitinin 1 yıl olması,
-
Ticari amaçlı olsun olmasın toplu kullanım sağlayıcıların yönetmelikte belirlenen tedbirleri alması gerekliliği, (Toplu kullanım sağlayıcı tanımı: “kişilere belli bir yerde ve belli bir süre İnternet ortamı kullanım olanağı sağlayanlar”. (KP, bunun kablosuz internet sunan kafelerden üniversitelere, internet kafelerden Gezi sürecindeki ağ adı-şifresi paylaşımına varan bir değerlendirmeye neden olabileceğini belirtiyor: “Sonuç olarak çıkarılması gereken şudur ki bi kafede kahvenizi yudumlarken girdiğimiz bir İnternet sitesi yüzünden hem bizim hem de o kafenin sorumluluğu doğacaktır. Herhangi bir suç işlenmese dahi ‘suçun önlenmesi’ başlığı altında işlem yapılması kuvvetle muhtemeldir.”))
-
5651’in ve yapılmaya çalışılan direktiflerin aslında sadeve birer direktif uyarlaması ve çevirisi olduğu unutulmamalıdır. Direktiflerde hiçbir adli para cezası veya hapis cezası öngörmemekte ve bu direktifleri iç hukuklarına uygulayacak olan AB üye devletlerinin de bilgi ve ifade özgürlüğüne uygun yaptırımlarda bulunması ve iç hukuklarının özgürlükler çereçvesinde şekillendirilmesi gerekliliği de bu mevzuatların lafzından anlaşılmaktadır. Öyle ki hem demoktratik toplum gereklerine uygun bir hukukuk uygulamamız olmadığı gibi hem de direktiflerin de dışına çıkan ve Torba Kanun’daki maddelerde Bakana ve TİB başkanına bizzat tek kişi olarak internet sitesi erişim engelleme “emri” (kanundaki ifade) verilmektedir.
Korsan Partinin Önerileri:
-
Erişime engelleme kararları yerine İnternet demokrasisine uygun bir şekilde şeffaf bir uyar-kaldır mekanizmasının işletilmesi sağlanmalıdır. Uyar-kaldır uygulanmaksızın erişim engelleme yapılmamalıdır.
-
Kanunda erişim engelleme kalacak ise yeterli şüphe kavramı yerine mutlaka kuvvetli şüphe kavramı ile birlikte bir süreçte tanımlanmalıdır.
-
Erişime engelleme “son çare” olarak kabul edilmeli ve yalnızca hukuka aykırılığın başka tedbirlerle giderilemeyeceği durumlarda; mutlak olarak ise Anayasal “orantılılık ve ölçülülük” ilkeleri çerçevesinde uygulanabilecek bir tedbir olarak düzenlenmesi sağlanmalıdır.
-
IP adresi ve url temelli erişim engelleme sansürlenmemiş servislerin dahi ulaşılamaması, internet hızında düşüş yaşanması ve internet trafiğinin hukuka aykırı gözetiminin mümkün kılınabilmesi gibi nedenlerden dolayı asla kabul edilemez.
-
İki tasarıda da yer alan hakimlerin erişim engelleme istekleri hakkında 24 saat GİBİ JET sürelerde karar vermesi Türkiye gerçeklerinde hakimlerin yeterliliği ve konuya hakimliğe düşünüldüğünde ve elbette ki savunma alınmasını imkansız hale getirdiğinden asla kabul edilemez.
-
Torba yasadaki Erişim Sağlayıcıları Birliğinin kendisine gönderilen sansür kararlarının “gereğini” 4 saat içinde yapması gibi otomatik onay/noter mekanizmasınba dönüştürülen bir sansür mekanizması asla kabul edilemez.
-
İlk tasarıda nefret suçlarının eklenmesine ilişkin maddelerde olduğu gibi katalog suçların genişletilmesi asla kabul edilemez.
-
Katalog suçlar azaltılmalı ve hatta başta müstehcenlik olmak üzere derhal
-
Kanunda mutlaka katalog suç sayılmak isteniyorsa bunların içeriğinin de uluslararası hukukta ön görülen asgari noktalar baz alınarak çocuk pornografisi, şiddete çağrı, nefret söylemi ve soykırımı teşvik halleri olması kabul edilebilir ve fakat bunların uygulamasının da demokratik toplumun gereklerine göre ve orantılılık, ölçülülük ilkeleri çerçevesinde, AİHS’e ve AİHM kararlarına uygun şekilde yapılması yine mevzuatta açıkça yazılmalıdır.”
-
“Sansürü aşmaya yarayan değişik teknik erişim engelleme aşma yazılım ve araçlarının kullanılması bilgisayar güvenliği açısından ciddi riskler oluşmasına neden olmaktadır. Öyleyse İnternet düzenlemeleri yapılırken yetişkinlerin her türlü İnternet içeriğine erişim hakkına saygı duyan, İnternet’in teknik doğasına uygun ve şeffaf yöntemler ve uygulamalar tercih edilerek madde hükümleri bu anlayışla oluşturulmalı ve uygulanmalıdır.”
-
Bakana ve TİB başkanına doğrudan internet sansürü emri verme yetkisi asla kabul edilemez.
-
Hem ilk tasarıda hem torba kanun maddelerinde yer verilen ve zoraki sansür uygulama merkezine dönüşecek olan Erişim Sağlayıcılar Birliği asla kabul edilemez.
-
Yer sağlayıcılara yönelik faaliyet belgesi alma zorunluluğu da tamamen mevzuattan çıkarılmalıdır.
Tüm bu değerlendirmelerimiz göz önüne alınmaz, kanunda gerekli iyileştirmeler yapılmaz ve gündemdeki değişiklik tasarıları ya da başka yeni bir tasarı yasalaşırsa; yurttaş gazateciliği, bilimsel araştırma özgürlüğünü ve ifade hürriyetini bitirecek olan ve de bizi sosyal medya hesaplarındaki profillerin dahi sansürlenebileceği, aslında sansürlenmemiş olmasına rağmen IP engeli nedeniyle erişilemeyen sitelerin olacağı bir karanlık döneme sokacak olan ilgili 5651 Sayılı Kanunu tanımadığımızı AİHM kararları, Anayasa uygulamamız ve evrensel hukuk kuralları ışığında ilan ediyor, Türkiye ve dünya kamuoyu ile mevcut Türkiye Cumhuriyeti hükümetini bu hususta uyarıyor ve bilgilendiriyoruz.
Aynı fikirde misiniz?
Sansüre hayır demek için bu bildiriyi #SansüreHayırDe etiketiyle paylaşabilirsiniz.
07.01.2014
“Bir Avuç” İnternetsever
Alternatif Bilişim Derneği (@altbilisim) açıklaması: “İnternet Sansürü Derinleşiyor”
In Uncategorized on January 7, 2014 at 14:51AKP’li vekillerin imzasıyla Meclis Başkanlığına sunulan “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ve Gerekçesi” birçok konuda endişe verici bir metindir. Torba değişiklikle son derece özensiz bir şekilde yasalaşması beklenen teklif, mevcut sorunları çözmek bir tarafa, problemleri katmerleştirecek öneriler içermektedir.
Öncelikle, önergenin gerekçe bölümünde AİHM’nin 5651 ile ilgili Türkiye aleyhine aldığı karara hiçbir gönderme yapılmamıştır. Alternatif Bilişim Derneği’nin AİHM’e taşıyıp kazandığı Ahmet Yıldırım davası sonucunda verdiği karar, bu yasanın ifade özgürlüğüne aykırılığını tescillemiştir. Türkiye’deki internet kullanıcılarının ihtiyacı olan, bu yasanın hak ve özgürlükler açısından reforme edilmesi ve erişim engellemelerinin mevzuattan tamamen çıkarılmasıdır. Ancak önerge tam aksini yaparak erişim engellemelerini yasanın merkezine koyuyor ve güçlendiriyor.
Önerge ayrıca konunun önemli bir tarafı olan STK’ların görüşlerini hiçe saymaktadır. Türkiye’de bilişim alanında faaliyet gösteren hemen her STK, bu yasayı şiddetle eleştirmekte, önergenin aksine erişim engellemelerini bir çözüm olarak görmemektedir. Hatta sadece ilgili STK’lar değil, bugüne kadar sayısız toplantıda konuşan sayısız hukukçu, bürokrat, siyasetçi, internet yayıncısı yasayı aksi yönde eleştirmiştir. Bu önerge tüm bu görüşleri hiçe saymaktadır.
Önergede engellemelere gerekçe olarak ayrımcılığın gösterilmesiyse oldukça üzücüdür. Irkçılığa, nefret söylemine ve cinsiyetçiliğe sansürün çözüm olamayacağı ortadadır. Üstelik bu tarz yasaların ülkemizde ne şekilde yorumlanıp ve kullanıldığına dair birçok örneği görmüş olmamız, bu gerekçenin daha tehlikeli uygulamalara neden olacağı kaygısını yaratmaktadır.
Önerge şu anda yapılmakta olan alan adı temelli engellemenin yanı sıra IP ve URL temelli engellemelerin getirilmesini teklif etmektedir. Bununla birlikte “ve benzeri” gibi açık bir tanımlama kullanarak daha farklı ve tehlikeli yöntemlerin kullanılmasına da kapı aralamaktadır. Sadece IP ve URL temelli engelleme yöntemleri bile oldukça tedirgin edici ve tehlikelidir. URL temelli engellemenin aktif olarak kullanılması, internetimizin birkaç sene içerisinde Çin’den farkının kalmamasına neden olacaktır. Bunların gerçekleştirilmesi için İSS’lerin yapacağı kurulumlar ve değişiklikler biz kullanıcılara daha yavaş, daha fazla denetlenen ve gözetlenen bir internet olarak geri dönecektir.
Teklif edilen İSS Birliği ise hem ağ tarafsızlığını tehdit edecek, hem de büyük şirketlerin pazarı tamamen domine etmesine neden olacaktır. Bu birliğe sadece öngörülen engelleme ve denetleme altyapılarına sahip firmalar üye olabilecek ve birliğe üye olmayanlar internet servisi veremeyecek. Bu da irili ufaklı birçok şirketin kapanmasına, pazarın sadece büyük oyunculara kalmasına neden olacaktır. Piyasadaki aktör sayısının azalması, devletin kontrol ve denetimi daha kolay bir şekilde gerçekleştirmesini sağlayacaktır. Rekabet ortamının zayıflaması, daha fazla denetim ve gözetim ile başta ağ tarafsızlığı olmak üzere birçok hak ve özgürlüğümüzü tehdit edecektir.
İnternet servis sağlayıcıların log (erişim kaydı) tutma süresi 1-2 yıl arası olarak öngörülmüştür. Bu süre oldukça uzundur. Kayıtların bu kadar geniş zamana yayılması faydasızdır. Ayrıca çeşitli amaçlarla profilleme ve daha kötüsü fişleme amaçlı kullanılması ihtimalini akla getirmektedir.
Tüm bunlara bakıldığında, düzenlemenin durumu daha da kötüye götürmekten başka bir sonucunun olmadığı ortadadır. 5651 nolu yasanın bu şekilde değiştirilmesi yasanın eleştirilen tüm yanlarının daha da güçlendirilmesi anlamına gelmektedir.
Türkiye’de İnternetin Durumu 2013 raporumuzda da dikkat çektiğimiz üzere yapılması gereken yasak ve sansür politikalarını yaygınlaştırmak değil, sayısal uçuru daraltmak, kullanımı yaygınlaştırmak, yeni medya okuryazarlığını geliştirmektir.
Alternatif Bilişim Derneği olarak ifade özgürlüğünün ve ağ tarafsızlığının korunmasından; daha özgür, denetimin minimum olduğu, gözetimin hiç olmadığı, herkesin kendisini dilediğince ifade edip istediği bilgiye ulaşabildiği bir internetten yanayız. Bu düzenleme ise ifade özgürlüğünün kısıtlanmasını kolaylaştırmakta, ağ tarafsızlığını hiçe saymakta, bir tekel oluşturarak denetimin ve gözetimin internetimizde daha kolay bir şekilde gerçekleştirilmesine imkan tanımaktadır. Önergenin bu hâliyle kabul edilmesi, Türkiye’de internetin geri dönülemeyecek bir karanlığa gömülmesine neden olacaktır.
İnternet kullanıcıları adına yasa yapan vekillerin, kullanıcıları ve onları temsil eden STK’ları, konunun uzmanlarını, AİHM’in örnek kararını dikkate almaya çağırıyoruz.
Tüm yurttaşlarımızı da İnternet’e sahip çıkmaya, sansür, denetim ve gözetim çabalarına karşı yapılacak etkinliklere etkin şekilde destek olmaya çağırıyoruz.
6 Ocak 2014
Alternatif Bilişim Derneği
Ayrıca bkz:
İnternet Sansüründe Yeni Perde. 5651 Sayılı Kanun Değişince Ne Olacak?
Türk İnternet | Torba Kanun İçine Konulan Yeni İnternet Kanun Teklifi Alt Komisyondan Jet Hızıyla Geçti
Saçılan videolardan… “Gözaltına Alınan Öğretmene İşkence Talebi vb…
In Uncategorized on December 24, 2013 at 11:12
Başbakanın Yeğeninden Gözaltına Alınan Öğretmene İşkence Talebi
Polise Külhanbeyi diyen BAŞBAKANIN gerçek külhanbeyi yeğeni Ali ERDOĞAN gözaltına alınan öğretmene polisten işkence yapması için talepte bulunuyor. Kabul görmeyince de küfrediyor
başka bir versiyon: https://www.youtube.com/watch?v=adDLSi2hLKQ
Haberi: http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/14337/_Basbakan_in_korumalari_karakol_basti_.html
Erdoğan Bayraktar Trabzonda Seçmene Para Dağıttı
Rüşvet ve Yolsuzluklarıyla gündeme gelen AKP’li Bakan Erdoğan Bayraktar ziyaret ettiği Trabzonda seçmene para dağıttı! Bol keseden dağıttığı bu paranın kaynağı ne olabilir ki?
Başka bir versiyon: http://webtv.hurriyet.com.tr/2/58382/25426444/1/bakan-erdogan-bayraktar-para-dagitti.aspx
112 YOLSUZLUK SKANDALI PART 1
OYUNCU KADROSU SUAT KILIC, YALCIN AKDOGAN, ALI YUKSEL, MUHAMMET ZAHIT FERSATEFENDIOGLU…
Sarraf’ın kuryesi, Erdoğan ailesinin Türgev Vakfı’na teslimat yaptı Iste kanıtı.